kozmetik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kozmetik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Mayıs 2010 Salı

L'oreal Castıng Creme Gloss


Sizi bilmiyorum ama saçlarımla uğraşmaya bayılan bir insanım. Riske girerim uzun saçlarımı kısacık kestirebilirim, koyu renk saçlarımı birden turuncuya yakın bir kızıla boyayabilirim. Bazen bu işlemleri kuaföre bıraksam da kendi üzerimde deneyler yapmayı da seviyorum. L'oreal Castıng Creme Gloss bu deneyler sırasında en son denediğim saç boyası. Sonuca bayıldım.

Saçlarımı boyadığımda en sinir olduğum şey yıkanırken krem öncesi sert, keçe gibi olmasının verdiği his idi. Artık bu his yok ! Sanki saçlarımı hiç boyamamışım gibi yumuşacık. Boyamak da kolay öyle uzun dakikalar beklemek beklerken ısı vermek gibi yorucu ve zaman alıcı işlemler yok. 20 dakika sürüyor bekleme süresi.Amonyaksız olduğundan genzi yakan kokulara da elveda dedirtiyor. Turuncu görünen saçlarımı önce nar çiçeği kızılına sonra da çikolata kahvesine boyadım. Sonuçtan çok memnun kaldım renkler doğal duruyor.Saçlarım çok daha canlı ve parlak görünüyor.Kızıldan neden çikolata kahvesine geçtin derseniz Evangeline Lilly'nin yukarıdaki resimde görünen reklamını gördüm ve renk değişikliğine gittim.

Loreal ’in yeni Casting Creme Gloss saç boyası ailesi şimdiye kadar üretilmiş sıradan ürünlerin önüne geçmeyi başarıyor. Saçınıza göz alıcı ve ışıltılı bir görüntü kazandıran yeni Casting Creme Gloss ailesi patentli formülü ile yumuşaklığı da saçınızdan eksik etmiyor. Aloe vera ve yeşil çay özleri ile saçınızı kökten uca besleyen ürünler sayesinde daima baştan çıkarıcı, hoş kokan ve bakımlı saçlarınızın olacağına emin olabilirsiniz.

Saçlarınızı boyuyor veya boyamak istiyorsanız benim favorim L'oreal Castıng Creme Gloss

12 Nisan 2010 Pazartesi

Bazı Zat-ı Şahanelerindeki Akıl Kırıntıları




Efendim Aysun Kayacı bacımız geçenlerde bir açıklama yapmışlar.

Harvard'da konuk öğrenci olmak onlara çok şey katmış.

Öyle ki açıklamalarından (Ve parasıyla da olsa Aysun Kayacı'yı kabul ettiklerinden dolayı) sonra Harvard'dan soğudum.


Aysun Kayacı saçlarını doğal rengine çevirmiş. Kadınlar böyle yaparlarsa iyi ederlermiş çünkü kocalarını üç ayda bir üç yüz liradan yılda toplam bin iki yüz TL'lik masraftan kurtarırlarmış.

Röfle neden üç ayda bir oluyor? Ve niye 300 TL? Daha ucuzu yok mu? 

Aysun'un matematiğinin çok kuvvetli olduğunu, kadınların kendi masraflarını ödemekten aciz olduklarını ve Harvard'daki derslerden sonra saçlarımızı artık boyamayıp ömür boyu tasarruf edebileceğimizi öğrenmiş bulunduk.

Sen çok yaşa Harvard!

11 Nisan 2010 Pazar

L'Oreal Loreal Renoviste Anti Aging Glycolic Peel Kit Maceram

Arkadaslar herseylerini paylasmalidirlar ozellikle de guzellik sirlarini oyle degil mi?
Neyse ki benim arkadasim da sirlarini saklayanlardan degil paylasanlardan:)
Ve sirrimiz: 
L'Oreal Loreal Renoviste Anti Aging Glycolic Peel Kit










Bir kosu eczaneye gidip aldigim Glikolik Asitli Peeling Kurumu uygulamaya baslamak icin haftasonunu sectim. Aceleye gelmesin sakin sakin bir baslangic olsun istedim. Simdi boyle glikolik falan diyince bu da nesi dediginizi duyar gibiyim dolayisiyla hemen aciklamaya basliyorum. Dostumuz AHA'yi duymayanimiz hemen hemen yok gibidir. AHAlar kollagen ve elastin dokusunu harekete geçirerek, yeni baştan üretim yapılmasını ve bu vesileyle cildin çok belirgin derecede gergin daha iyi durumda ve yumuşak olmasını sağlar. Aynı zamanda sert olan deri hücrelerini çözerek derinin daha sağlıklı olmasını sağlar. Tıkanık gözenekler açılır ve zararlı maddeler dışarı atılır. Dokulardaki yara izleri kapanır ve deriye renk veren pigment maddesinin düzeni sağlanır. Stabil, renksiz, kokusuz, suda çözünebilir ve toksik olmamaları nedeniyle kullanım avantajı sağlarlar.
AHAarın en önemli üyeleri:
Şeker Kamışı -  Glikolik Asit
Süt Asiti -  Laktik Asit
Elma Asiti -  Malik Asit
Üzüm Asiti - Tartarik Asit
Limon Asiti -  Sitrik Asit

AHAların Kozmetik Özellikleri
Cilt lekelerinin giderilmesi: Yaşlılık lekelerini uzaklaştırmak için günlük uygulanılabilen krem, losyon veya jeller, % 10-12 konsantrasyonlarında nötralleştirilmiş AHA içermektedir. Bu lekelerin yok olması cildin özelliğine göre birkaç haftadan 9-12 aya kadar sürebilir. Bu tip preparatların yüze uygulanması, cilt duyarlılığının yüksek olması nedeniyle önerilmemektedir. % 8 glikolik asit, % 2 hidrokinon ile birlikte jel şekline sokularak, pigmentasyonu azaltarak tüm cildin rengini açmak amacı ile etnik kozmetik ürünlerde kullanılmıştır.
Cildin nemlendirilmesi
Akneyi engelleme
Cildin soyulması ve kırışıklıklar
Tırnaklara düzgün görünüm vermek
Jiletle traşa bağlı kıl dönmesi enflamasyonları 

Glikolik Asitle ve AHAlarla ilgili bu bilgilerden sonra Peeling Kit'imize gelirsek eger. Icinde uc tane tup var. Biri 5 dakika cildinizde bekleyen glikolik asit. Digeri bu asidin ciltten silinmesini saglayan preparat. En sonuncusu ise nemlendirici anti aging krem.
Hergun yapacagimizi saniyordum ama hayir haftada uc kere peeling geri kalan gunlerde de nemlendiricisi suruluyor.

Benim Bugun ilk gunum. Kür bir ay surecek. Ara ara size gelismeleri bildirecegim. Bugun cildimde hafif bir isinma hissediyorum sadece. Cevremdekilere bir degisiklik olup olmadigi sordum biraz parliyorsun dediler. Haydi bakalim yoksa piril piril mi olacagiz hanimlar? :) 
Gorusmek uzere:)

ONEMLI UYARI: LUTFEN CILDINIZLE ILGILI UYGULAMALARA DERMATOLOGUNUZLA KONUSMADAN BASLAMAYINIZ!






10 Nisan 2010 Cumartesi

DR. PERRICONE DEN GÜZELLİK VE SAĞLIK SIRLARI

Kitapçı gezmeyi çok seviyorum. Dr.Perricone ile de Remzi Kitabevinde dolaşırken tanıştım. Tabi ki kendisi ile değil kitabı ve söyledikleriyle tanıştım :)


Temel olarak hücre iltihaplanmasının yaşlanmaya neden olduğuna inanıyor Dr.Perricone. Bu iltihaplanmayı azaltmak ve engellemek genç kalmayı ve sağlıklı olmayı sağlayacak. Yani tüm hücreleriniz sağlıklı ise sizde genç ve güzelsiniz. Güzellik içten gelen bir ışıltı.(Hala kremlerede inanıyorum ama sağlıksız bir bedene hiç bir kremin iyi geleceğini düşünmüyorum.)

Hollywood’da oldukça popüler bir doktor Dr.Perricone hayranları arasında Cate Blanchett, Kim Cattrall, Uma Thurman ve Julia Roberts' ı sayabiliriz.

Sizlerle de bilgilerimi paylaşayım istedim. Beni tanıyanlar bilir 140 yaşına kadar sağlıklı ve güzel yaşamayı ve yaşlanmayı planlıyorum. Bu yazıda Perricorne’dan öğrendiklerimi çok özet bir halde sizler ile paylaşacağım.





DR. PERRICONE’UN YAŞLANMANIN EFLAMATUAR TEORİSİ


1-SERBEST RADİKAL HASARI + ENFLAMASYON = HÜCRE BOZULMASI = YAŞLANMA

Yukarıdaki basit eşleşme güzellik ve sağlık için Dr. Perricone’un reçetesinin temel taşıdır. Buna göre hücresel bozulmayı önleyerek, yaşlanma sürecini kökten frenlemek esastır.
Bunu nasıl yaparız?

Öncelikle, serbest radikal veya oksidatif zararları önleyerek veya sınırlandırılarak. Eksik elektronlu oksijenler serbest radikallerdir. Stabil değildir ve reaktiftirler; eksik elektronlarının yerini doldurmak için spiral bir düşüş yaratarak sağlıklı hücreden elektron çalarlar.

Serbest radikaller, nefes alma, yiyeceklerin sindirilmesi gibi normal fizyolojik fonksiyonlarla doğal yollardan üretilse de bunlar, UV hasarı, şeker açısından yüksek bir diyette, sigara içmekle gelen, stresle ve vücuda saldıran kirlilikle oluşan serbest radikallerin verdiği yoğun zarardan uzaktır.
Serbest radikal, savunma mekanizmasının ilk aşamasına saldırdığında, hücre plazma membranı, arachidonic asit salarak kendini korur. Bu tam olarak bozulana dek, hücre içinde enflamasyona neden olur.

Serbest radikalin bu kombine gücü, “çifte yıkım” olarak bilinen enflamasyon yapıcı ve harap edici etki oradaki ve ondan ötedeki hücrelere saldırarak büyük hasar verir. Hormon reseptörleri ve sinir taşıyıcılar tehlikeye atılır. Hücrenin çöp sindirme kabiliyeti bozulur, bu da nem kaybına neden olan tuz birikimine sebep olur. Vücutta DNA ve RNA bozulur. Kolajen ve elastin kırışıklık formuna girerek hasar görür. Bu hücre bozulması, vücudun kontrol dışına çıkmasına, hastalıklara ve yaşlanmaya neden olur.



ANTİOKSİDANLAR + ENFLAMASYON ÖNLEYİCİLER = HÜCRE YENİLENMESİ

Antioksidanlar tıpkı bir paspas gibi, serbest radikalleri yakalayıp kaldırarak, onların hücre elektronlarını çalmasını engelleyerek oksidatif zararı önler ve oluşmuş zararın da geri döndürülmesine yardımcı olur. Antioksidan özelliklerine sahip olan birçok besin de doğal enflamasyon önleyici olarak rol oynar. Hepsi birlikte, hücresel seviyede “çifte yıkım” etkisine karşı mücadele eder, vücudu kuvvetlendirir ve yaşlanma sürecini yavaşlatır.


2- SESSİZ ENFLAMASYON

Vücudumuzun strese verdiği tepki



3- GLİKASYON

Şeker ve vücudumuzda şekere dönüşen karbonhidratlı gıdaların hücrelerimize ve vücudumuza verdiği hasardır.








DMAE

DMAE ( Dimetil amino etanol) doğal olarak oluşan, önemli ölçüde anti-aging, ve enflamasyon önleyici özellikte olan bir maddedir. DMAE insanların sinir dokusunda, belirli deniz ürünlerinde özellikle somon balığında bulunur. Sinir hücrelerinin birbiri ile etkileşimini sağlar ve daha da önemlisi kasların uyanması ve anlaşması için gerekli olan sinir- kas arası haberleşmeyi sağlar. Yaşlandığımızda, kaslar diriliğini ve gerginliğini kaybeder, vücut ve yüz, genç ve diri bir görünüm için DMAE’ye ihtiyaç duyar.



Alfa Lipoik Asit –/ İnce çizgiler, kırışıklıklar, cilt kusurları ve genişlemiş gözenekler için önerilir

Serbest radikallerin hasarlarına karşı ilk savunma hattı, vücutta bulunan ve alfa lipoik asit (ALA) olarak bilinen bir bileşiğe aittir.ALA en güçlü anti-aging antioksidan ve kullanılır enflamasyon önleyicilerden biridir. Dr. Perricone onu geniş kullanım alanına sahip olduğundan evrensel bir antioksidan olarak değerlendirir. Bölgesel uygulamalar için uygun konsantrasyondaki, ALA cilt kusurları için tam olarak bir silgi gibi rol oynar.



Vitamin C Ester – / Derin kırışıklıklar, sıkılık kaybı, doku değişimi ve solgunluk için önerilir


C vitamini güçlü bir antioksidan ve enflamasyon önleyicidir ama stabil değildir ve kolayca cilt içine absorbe olmaz. C vitaminini bağlamak için Ester bağı kullanır ve formülündeki patentli C vitamini esterini oluşturmak için palmiye ağacı yağı kullanır. Stabil ve tahriş etmeyen özellikte olması ve kolaylıkla cilde nüfuz edilebilmesi için, yağ ve suda çözülebilir. Kolajen ve elastin üretimini uyarır, cildi sıkılaştırır, toparlar, renklendirir ve parlatır.



NÖROPEPTİTLER - / Sonuçları yoğunlaştırmak ve hızlandırmak, cilt bakımını geliştirmek için önerilir.


Yaşlandığımızda, tahrip olmuş cilt hücreleri hissiz olmaya başlar. Bu aşamada, cilt aktif içeriklerin yararlarından faydalanmaya elverişli değildir. Nöropeptitler tıpkı bağlantı kablosu gibi içeriğin emilimini sağlar. Hücrelerin arasındaki iletişimi arttırarak tedaviyi kabul eder ve iyileştirir.


OLIVE OIL POLYPHENOLS – ZEYTİNYAĞI POLİFENOLLERİ / Koruyucu cilt bakım tedavisinde ilk adım olarak önerilir. Hassas ve tahriş olmuş ciltler için idealdir.


Halis zeytinyağında bulunan, zeytinyağı polifenolleri, önemli antioksidanlar içerirler ve enflamasyon önleyicidirler. Zeytinyağı polifenol gruplarının en güçlü üyesi hidroksitirosoldür. Tahriş etkisi yaratmadan, anti-aging yararları cilde taşıyabilir, hassas cilt için ideal bir terapidir. Zeytinyağı, aynı zamanda nazik ve yumuşatıcı özellikleriyle besleyen ve cildi nemlendiren, süper bir yumuşatıcı olan oleik asitçe de zengindir.



Dr.Perricorne un kitaplarını okumaya başladıktan sonra balığa delice bir önem verdiğini fark ettim.

Balığın bu kadar önemli olmasının nedeni içerdiği omega 3 yağ asitleri idi. Dr.Perricone haftada 5-6 öğün balık yemeyi öneriyor. Hatta kendi kahvaltı tabağında somon olduğunu kitaplarında anlatıyor.

Bu kadar fazla somon tüketmeyi istesem bile beceremeyeceğimi anladım. Eczacı arkadaşım Gürkan daha önce cildin güzel olsun istiyorsan balık yağı tabletleri kullan demişti. Bende balık yağı tabletlerine başladım. Her öğün 1000 mg balık yağı tabletlerinden içiyorum. Yani günde 3000 mg balık yağı tüketiyorum.

Omega-3 nedir?

"Omega-3 vücut tarafından yapılamayan ve dışarıdan yiyeceklerle alınması gereken doymamış yağ asitlerinden biridir ve kendi içinde de EPA ve DHA olarak ikiye ayrılmaktadır."

Omega-3 yağ asitleri sayesinde:


* trigliseridler ve kolesterol düşer, böylece damar tıkanıkları ve buna bağlı kalp hastalıkları, kalp krizi ve felç riski azalır.

* bağışıklık sistemi güçlenir

* kansere karşı koruma sağlanır

* beyin, retina, sperm, cilt hücreleri güçlenir

* insülin kullanımını artar (şeker hastalığı için faydalı)

* kanı inceltir ve akışını kolaylaştırır, kanın pıhtılaşmasını önler

* iltihap önleyici etkisiyle romatizmal hastalıklara karşı koruma sağlar

5 Nisan 2010 Pazartesi

BU MASKELER HAYAT VERIYOR

Kis aylarindan ciktigimiz su gunlerde cildimizin ve saclarimizin soguk,ruzgar,hava degisimi gibi sebeplerle yorgun dustugunu farkedeceksiniz.
Iste bu donemde imdadiniza gene dogal urunler kosacak. Herseyden evvel C vitaminli meyve ve sebzeleri bolca tuketmelisiniz.Kahve ve cayi azaltmalisiniz. Bol spor yapmalisiniz iste o zaman vucudunuz size tesekkur edecek.
Bir de benim leziz maskelerimin tadina bakarsa cildiniz iste o zaman mutluluk nidalari duyacagima eminim hepinizden:)

Isin en onemli kismi olu derileri yoketmek. Olu deriler cildinizde kaldigi surece cildi beslemek imkansiz. Dolasiyla once buharla olu derileri yumusatacak (mesela guzel uzun suren rahatlatici bir banyo seansi) sonra da lifinizi elinize alarak vucudunuzu ve cildinizi bu olu derilerden arindircaksiniz.
DIKKAT! Yuzunuzu ovarken son derece nazik davranmalisiniz. Oyle hatir hutur ovmaya kalkmayin. Gercekten kas yaparken goz cikmasin:)))

Daha sonra da maskelerimden birini secip bir ay boyunca haftada iki kere uygulayin.
Haydi bakalim:) Kolay gelsin:)

1-Kayisi Maskesi
Iki corba kasigi yogurdun icine iki uc damla kayisi yagi damlatiyorsunuz. 1 cilegi ezip atiyorsunuz.
Iyice karistirip cildinize suruyor 20 dakika bekliyorsunuz. Ilik suyla cildinizi temizliyorsunuz.
Hem nem, hem C vitamini daha ne isteriz degil mi?


2-Salatalik Maskesi
Salataligi rendeleyip birkac damla limon sikiyorsunuz. Yogurtla karistiryorsunuz cildinize suruyorsunuz. 20 dakika bekledikten sonra ilik suyla yikiyorsunuz. Canlandirici bir maskedir cilde ferahlik verir.

3-Domates Maskesi
Domatesi rendeleyip, 2-3 damla zeytinyagi ve biraz sut ile karistirin. Kuru ciltlere birebirdir.

4-Dekolte icin Badem Maskesi
Badem yagi ve 1 yumurtanin akini karistirin. Boyun,cene alti,gogsunuzun ust kismini bu karisimla kaplayarak 20 dk bekleyin. Piril piril bir ten sizi bekliyor.

23 Mart 2010 Salı

GİRİŞ



Bu bloğun amacı,her şeyden, özellikle de kendi ilgimi çeken şeylerden bahsetmek.

Sağlık,siyaset,güzellik,moda,kozmetik,sinema,edebiyat,tiyatro,tv,müzik,dans. Bunlara kadın perspektifinden yaklaşmak. Tektip anlayışı olan bir blog olsun istemiyordum o yüzden misafir yazarlarım olacak. Kendi alanlarında başarılı kadınlardan oluşan misafir yazarlarım olacak.

Çeşitlilik istiyorum bu blogda. Hayata farklı açılardan bakan kadınların farklı algılarını görmek istiyorum. Cosmopolitan formatında değil! Söyledikleri şeyi destekleyen, nedenleri ve sonuçları ile irdeleyen kadınlar.

Güzellikten bahsederken yüze yoğurt sürmek iyi geliyormuş diye yazmayan iyi geliyor ama arkasında şöyle bir mekanizmayı harekete geçiriyor diyerek işleyişinide anlatan kadınlar yazacaklar.Birbirinden farklı kadınlar.

Kadın Patron Olduğunda

Efsanevi mucit, “ kadınlar tarafından yeni çalışma alanlarının edinilmesi ” ve “ kademeli olarak liderlik gaspı ” nı öngörüyor. Mühendis, fi...